Dünya Ticaret Örgütündeki AoA(Tarım Anlaşması) ve NAMA(Tarımdışı Piyasalara Giriş Anlaşması) üzerine son tartışmalar Anti-MAI Çalışma Grubu
10 Temmuz 2006
Temmuz ayının ilk hafta sonunda Cenevre’de, DTÖ’nün en kilit tarım (AoA) ve sanayi (NAMA) bakanlarını bir araya getiren toplantıların başarısızlıkla sonuçlanması, Doha Raundunun bu yıl sonuna kadar tamamlanmasını neredeyse imkansız hale getirdi. ABD ise, 1 Temmuz 2007’ye uzatılan fast-track hükümleri değişmeden Kongrenin karar alabilmesi için Doha Raundunun bu yıl sonunda tamamlanmak zorunda olduğunu belirtiyor. Cenevre’de 1 Temmuz’da sona eren görüşmelerde ise DTÖ Başkanı Lamy’den müzakerelerin ilerlemesi konusunda daha aktif rol üstlenmesi ve DTÖ’nün kilit üyeleriyle görüşmeleri yoğunlaştırması istendi. Cenevre’deki bazı kaynaklar müzakerelerin başarısızlıkla bitmesinin beklenmeyen bir sonuç olduğunu belirtirken, 1 Temmuz’da yapılan basın konferansında Lamy, Temmuz sonunda bakanları Cenevre’ye davet edip etmeyeceğini bilmediğini söyledi. DTÖ’ne yakın kaynaklardan biri ise, bu hafta yaşanan başarısızlığın, Temmuz sonundaki toplantının iptal edildiği anlamına geldiğini, bu yaz yapılan çalışmaların, muhtemelen, Lamy’nin DTÖ üyeleri için hazırlayacağı Doha Raundunun devamında atılması gereken adımları anlatan bir raporla son bulacağını belirtti. Özellikle tarım ve sanayi ürünlerinde piyasalara giriş anlaşmalarının nihai olarak nelere izin verip, neleri kesinkes yasaklayacağının belirlenmesi işinin (modalities) Temmuz ayı sonunda bitirilemeyecek olmasının NAMA ve AoA’da spesifik teklif ve taahhütler listeleri ile GATS’la ilgili müzakereleri bu yıl sonuna kadar tamamlamaya zaman bırakmadığının altı çiziliyor. Pascal Lamy, Bakanların kendisine verdiği görev çerçevesinde öncelikle G6 üyeleri ile başlayacak bir dizi ziyaret planlıyor. Bu ziyaretler ilk defa önümüzdeki hafta Japonya ile başlayacak ve ardından da ABD, AB, Brezilya, Hindistan ve Avustralya. G6 ise dünya tarımında en büyük paya sahip ülke ve bloklardan oluşan yeni bir ittifakı temsil ediyor. Bu arada, yine G6 ülkeleri arasında bu hafta yapılan bir toplantıda ülke içi tarımsal desteklerle tarım ve sanayide uygulanan gümrük vergilerinin ne kadar indirileceği konusunda anlaşmaya varılamadı. Pascal Lamy’nin toplantıların ardından “Hiçbir gelişme sağlanamadı ve bu yüzden şu anda bir kriz yaşamaktayız” demesinin nedeni de bu art arda yaşanan uzlaşmazlıklar olarak gösteriliyor.
Öte yandan, AB Komisyonu Ticaret Komisyoneri Peter Mandelson 1 Temmuz günü düzenlediği bir basın toplantısında G6 ülkelerini kapsayan agresif bir çalışma planı yapacağını, bu planla G6’nın Temmuz ayının ilk iki haftası içinde öncelikle kendi içinde bir anlaşmaya varmasının hedeflediğini belirtti. Mandelson’a göre, bu süre, Doha raundunun yıl sonuna kadar tamamlanmasına yetecek en son, nihai tarih. Temmuz ayının ilk haftasında yapılan toplantılardan başarısızlıkla sonuçlanan biri de NAMA görüşmeleri oldu. Hindistan’ın başını çektiği G11 ülkeleri, gelişmekte olan ülkeler için 35, gelişmiş ülkeler için 10 katsayılarının uygulanacağı bir İsviçre Formülüne (Swiss Formula) sıcak bakacaklarını belirttiler. Bir önceki tur görüşmede 30 katsayısını kabul edeceğini belirten G11’in bu çıkışı da müzakerelerin geleceği konusundaki endişeleri doğrular nitelikte. Ayrıca, Hindistan Ticaret Bakanının Kamal Nath 30 Haziran’daki “yeşil oda” toplantısına 90 dakika geç gelmesi ve gecikme nedeni olarak Arjantin-Almanya Dünya kupası maçını izlediğini belirtmesi ve aynı bakanın toplantıları erken terk ederek ülkesine dönmesi ve yaptığı basın açıklamasında Hindistan’ın bu yılki büyüme oranı olan %10’un düşürülmesini gerektirecek bir Doha anlaşmasına hiçbir şekilde onay vermeyeceklerini belirtmesi de görüşmelerin ciddi biçimde çıkmaza girdiği, DTÖ’nün kriz içersinde olduğu görüşlerini destekliyor.
Dünya ticaret sisteminin G7 ve G8’e ilaveten şimdi de G6 gibi bir yapıya ihtiyaç duymasının nedenleri arasında ise, henüz bir DTÖ üyesi olmayan G8 üyesi Rusya’nın G6’dan dışlanabilmesi, Fransa gibi AB Komisyonunun ticaret politikalarının yanı sıra, ticaret müzakerelerinde de muhalif bir tutum sergileyen bir AB üyesinin AB-25 potası içinde eritilmiş olması sayılıyor (Failure of Geneva Talks Makes Conclusion Later This Year Unlikely, 1st July, 2006 OWINFS).